İnsanlık, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra “tek” kalan bir süper gücün yanlış politikalarının bedelini ödüyor. Amerika Birleşik Devletleri, 11 Eylül 2001 terör saldırılarından bu yana sürekli yeni düşmanlar yaratarak, bilinmeyene doğru yürüyüşünü sürdürüyor.
Saldırıların yaşandığı günlerden hemen sonra, Pentagon’daki hazır reçeteleri raflardan indirip uygulamaya koyan George W. Bush Yönetimi’nin başlattığı savaş, bugün ülkelerin sınırlarına gelip dayanmış durumda.
Başlangıçtaki hata, “terörizmle mücadele” kavramının “teröristle savaşa” indirgenmesiydi. Siyasette başlangıç hatalıysa, hatayı düzeltmek için yapılabilecek tek bir iş var: Hatalı başlayan süreci durdurup, bir adım geri çekilerek yeni bir sürecin temelini atmak!..
George W. Bush- neo/con Dick Cheney Yönetimi’nden sonra gelen Barack Obama ve bugünkü Donald Trump, belli ki bu tür bir köktenci yaklaşıma cesaret edemediler. Hata, sürüyor…
Aslında yapılan, tipik bir “Kuzey Amerika” örneğiydi…
Savaş ve yıkım…
Kaybedilen Savaşları Başlatmak…
11 Eylül 2001 saldırılarının hemen ardından başlatılan Afganistan işgali, önemli bir örnektir. ABD, o sırada iş başında olan Taliban Yönetimi’ni, El Kaide bağlantısı gerekçesiyle yıktı. Saldırıların hesabını, büyük bir askeri güçle kısa zaman içinde sorabileceğini düşündü.
15 yıldır süren savaş, Amerika’nın tıpkı Vietnam gibi “kaybettiği savaşlar” listesine girdi bile.
Benzer durum, yalan olduğu sonradan ortaya çıkan ve dönemin Amerikan-İngiliz liderleri tarafından da kabul edilen iddialarla tezgahlanan Irak için de geçerli.
