Ukrayna, Batıdan Hava Savunma Sistemleri Alımını Artırdı
Kasım 8, 2022Lockheed Martin, Amerikan Ordusu’nun Uzun Menzilli Mühimmat Atışlarının Sonuçlarını Açıkladı
Kasım 9, 2022Mildata Genel Müdürü, Canlı Yayında Soruları Yanıtladı
Geçtiğimiz akşam Mildata Genel Müdürü Mahmut Bölükbaş, TRTWorld canlı yayınına katılarak İsveç Başbakanı Ulf Kristersson’un Türkiye ziyareti kapsamında NATO’nun genişlemesi ve Türkiye’nin İsveç’in üyelik başvurusu konusundaki tutumuna dair soruları yanıtladı.
Yayında kendisine yöneltilen sorulara yanıt veren Bölükbaş, konuya ilişkin bilgi birikimini kamuoyuyla paylaştı.
Bölükbaş’a yöneltilen sorulardan ilki NATO’nun genişleme hamlelerine yönelikti. Bölükbaş bu soruya, “NATO, barışı tesis etmek amacıyla askeri bir pakt olarak kuruldu. Bu bağlamda uygun konjonktür oluştuğunda genişleme eğiliminde olması çok doğal. Ancak bu argümanın tam tersine odaklanmak gerekiyor. Rusya neden genişlemek istiyor? Rusya’nın Putin yönetiminden itibaren eski Sovyetler Birliği üzerindeki iddialarına geri döndüğünü unutmamak gerekir. NATO zaten Avrupa genelinde hakim olacak bir barışın tesis edilmesiyle ilgileniyordu. Bu bağlamda Barış İçin Ortaklık formülü ile tüm bölge ülkeleri ile temas halindeydi ve talep edenleri şartlar uygunsa bünyesine katıyordu. Yani kimseye gelin bize katılın demedi. Aslında askeri açıdan bakıldığında NATO asker sayısı olarak büyüdü ama paktın sağladığı güvence nedeniyle ülkelerin askeri varlıkları küçüldü. Yani ülkeler silahsızlandırıldı. Bunu Ukrayna-Rusya Savaşı’ndan sonra net bir şekilde gördük.” şeklinde yanıt verdi.
“Finlandiya ve İsveç’in üyeliği neyi değiştirecek?” sorusu ise yayında ele alınan bir diğer başlıktı. Bölükbaş’ın bu soruya ilişkin yanıtı “Öncelikle dünya haritasına dikkatli bakmak ve tarihsel süreci doğru analiz etmek gerekiyor. Bu ikiliden Finlandiya, Sovyetler Birliği ve Rusya ile sınır komşusu olarak tarihsel süreçte tartışmalı bir ilişkiye sahip. İsveç’in konumu daha önemli çünkü yüzyıllık savaşlarda tarafsızlığını kaybetmemiş bir ülkeden bahsediyoruz. Bu durumu şu şekilde değerlendirebiliriz. İsveç ve Finlandiya orduları konvansiyonel bir tehdit ortamında Rusya’ya karşılık verebilecek ordular. Ancak Rusya son zamanlarda taktik dereceli nükleer silah kullanabileceğine dair defalarca açıklamalar yaptı. Bu tehdide karşı bu iki ülke ya kendi nükleer silahlarını geliştirecek ya da bu korumayı sağlayan ve diğer birçok konuda katkı sağlayan bir seçeneğe yönelecek. Bu bağlamda her iki ülkenin de NATO’yu tercih etmesi mantıklı bir karar. Çünkü Balkan ve Baltık ülkelerinin NATO şemsiyesine girmesiyle tek açık kapı kaldı. NATO için Kuzey Atlantik’in güvenliği noktasında kuzey kanadı garanti altına alınıyor. Baltık’ta hakimiyet sağlanıyor. NATO hava sahası Kuzey’de genişliyor.” oldu.
C4 Defence, uzun bir süredir NATO’nun genişleme politikalarını ve geçirdiği değişim süreçlerini yayınlarında ve makalelerinde ele alıyordu. Gelecek yayınlarında da sürecin takipçisi olmaya devam edecek.