Türkiye-Yunanistan ilişkilerindeki gerilim sürerken, Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. Bahadır Kaynak konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kaynak, iki ülke arasındaki anlaşmazlık konularının kolay kolay çözülebilecek gibi olmadığını ifade etti.

Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde Türkiye lehine gelişmelerin, ABD ile olan pürüzlerin giderilmesi ve Washington ile daha dengeli bir politika izlenmeye başlandığında görülebileceğine dikkat çeken Kaynak, işlerin sıcak çatışmaya evrilmesi ihtimalini ise yüksek görmediğini belirtti.

Dr. Bahadır Kaynak, “Bu süreçte Yunanistan’ın yer yer gerginliği tırmandırdığını görebiliriz. Uluslararası konjonktürü kendi lehine gören Atina bu dönemden istifade etmek istiyor. Uzun dönemde ise Ankara, Batılı müttefiklerine kendi değerini daha net göstermeli. Böylece bu istisnai dönem sonlanır.” dedi.

“Türkiye, Çok Daha Fazla İmkâna Sahip”

Dr. Bahadır Kaynak, Türkiye’nin Karadeniz’den Kafkaslara ve Orta Doğu’ya kadar ABD ve AB’yi ilgilendiren birçok kriz noktasında Yunanistan’ın önerebileceklerinden çok daha fazla imkâna sahip olduğuna dikkat çekti.

Kaynak, “Günün sonunda bu gerçeğin, ABD’yi de Avrupalı müttefikleri de iki ülke arasında daha dengeli bir politika izlemeye ikna etmesini beklemeliyiz.” dedi.

Türkiye’nin bir süre Doğu Akdeniz’de sondaj faaliyetlerine son vermesiyle tansiyonun düştüğü tespitinde bulunan Dr. Bahadır Kaynak, Cumhurbaşkanı’nın son dönemdeki beyanlarının tekrar bir hareketlenme olabileceğine işaret ettiğini ifade etti.

Son dönemdeki gerginliğin asıl sebebinin Ege olduğunu hatırlatan Kaynak, şöyle devam etti:

“Türkiye’nin tezi, Yunanistan’ın Ege adalarını Lozan Anlaşmasına aykırı olarak silahlandırılması. Yunanistan’ın, 1996 Kardak krizinde olduğu gibi bölgedeki kayalıklarda hak iddia etmesi ve böylece karasularını genişletme hamleleri de cabası. Bunun da ötesinde Türkiye’nin savaş sebebi saydığı karasularını 6 milden 12 mile çıkarma düşüncesini de yeniden seslendirmeye başladılar. Ankara’nın karşı hamlesi ise yeni sonuçlanan EFES 2022 tatbikatında gördüğümüz güç gösterisi oldu.”

“Türkiye İstediği Silah Sistemlerinin Tedarikinde Güçlük Yaşıyor.”

Dr. Bahadır Kaynak, Yunanistan’ın son dönemdeki iddialı hamlelerinin, Türkiye’nin ABD ile yaşadığı sorunları fırsata çevirmekle alakalı olduğu değerlendirmesini yaptı.

“Son olarak Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in ABD’de gördüğü hüsnükabul, Kongre’de defalarca ayakta alkışlanması, Washington’un Soğuk Savaş yıllarından beri titizlikle Atina ile Ankara arasında gözettiği dengenin sarsıldığını gösteriyor.” diyen Kaynak, bunun da ötesinde ABD’nin Yunanistan’da açmakta olduğu dördü büyük dokuz üssün, Washington ile Atina arasındaki yakınlaşmanın somut çıktıları olarak Türkiye’nin önünde durduğunu vurguladı.

Kaynak, Yunanistan’a aktarılan silahlara karşın, süregelen gizli ve açık ambargolar sebebiyle Türkiye’nin, birtakım silah sistemlerinin tedarikinde güçlük yaşadığını; bunun karşılığında Yunanistan’ın zaten AB üyesi konumuna ek olarak artan ABD desteğini de kullandığını ve anlaşmazlık konusu olan tezlerini daha da yüksek sesle dillendirdiğini belirtti.

“Türkiye, Batı ile Sorun Yaşadıkça, Yunanistan Bu Durumdan İstifade Edecek”

Turizm sezonuna girilirken Miçotakis’ten biraz daha ılımlı sözler duyulduğunu da söyleyen Dr. Kaynak, Ancak Türkiye’nin Batı ile sorunları sürdükçe Yunanistan’ın arkasındaki rüzgârın devam edeceği öngörüsünde bulundu.

Dr. Kaynak, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Türkiye’nin Kıbrıs’taki, Doğu Akdeniz ve Ege’deki tezlerinin arkasında durması kaçınılmaz. Bunun için zaman zaman güç gösterisi yapılması da gerekecek. Öte yandan bu konuların bugünden yarına çözülmesini beklemek gerçekçi değil. Her alanda Yunanistan’la müzakerelerin devam etmesini beklemeliyiz. Ayrıca Atina ile ilişkilerin Batı’yla bilhassa AB ile olan gündem maddelerimizden ayrı düşünülmesi mümkün değil. Son on yıldır içinde bulunduğu ekonomik krizde AB’nin imkanlarına daha da fazla dayanarak ayakta kalan Atina, birçok açıdan daha büyük bir sisteme hem ekonomik hem de politik olarak entegre olmuş durumda. Dolayısıyla Türkiye, Batı ile sorun yaşadıkça bundan istifade etmek için ileri adımlar atmayı sürdürecek.”