Ocak ayında göreve gelmesinden bu yana en uzun yurt dışı seyahatini gerçekleştiren ABD Başkanı Donald Trump, Asya turunun ilk ayağında Tayland ve Kamboçya arasında sınır anlaşmazlığı nedeniyle ateşkes anlaşmasına nezaret eden Trump, Sanae Takaichi’nin Japonya’nın İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük askeri yığınağını hızlandırma konusundaki kararlılığından cesaret almıştır. [1] ASEAN Zirvesi için Malezya’ya uğrayan Trump, Japonya’yı ziyaret etmiştir. [2] İki lider, daha önceki ticaret anlaşmalarını teyit eden “yeni bir altın çağ” anlaşmasının yanı sıra nadir toprak elementlerinin arzını ve üretimini artırmayı amaçlayan başka bir anlaşmaya imza atmıştır. Trump’ın ziyareti, geçen hafta Japonya’nın lideri olan Takaichi için önemli bir sınav. ABD, son dönemde uyguladığı gümrük vergileriyle Japonya sanayisini sert bir şekilde vururken, aynı zamanda Japonya’nın kendi savunma yükünün daha büyük bir kısmını üstlenmesini talep etmektedir.
Japonya’nın yeni Başbakanı Sanae Takaichi, Donald Trump’ın ziyaretinin başlangıcında ABD ile ilişkilerde “Altın Çağ”ı gerçekleştirme ve ülkesinin savunma duruşunu “temelden güçlendirme” sözü vermiştir. [3] Japonya’nın nadir toprak elementleri açısından zengin olduğu biliniyor. Ancak kaynakların büyük kısmının su altında olması nedeniyle çıkarma ve işleme süreçleri zorlu olmuştur. Trump, konuşmasında, Japonya’nın Öz Savunma Kuvvetlerine F-35 savaş uçakları için teslim edilecek füzelerin ilk partisini onayladığını ve teslimatın bu hafta yapılacağını duyurmuştur.Japon otomotiv şirketi Toyota’nın da ABD’de büyük yatırımlar yapacağını duyduğunu söyleyen Trump, Takaiçi’nin “en iyi başbakanlardan biri olacağını” ifade etmiştir.[4] Takaichi, Japonya’nın savunma harcamalarını GSYİH’sinin %2’sine çıkarmayı ve “dünyanın en büyük ittifakı” olarak nitelendirdiği ABD-Japonya ilişkilerini geliştirmeyi vaat etmiştir. Trump, Japonya’nın ilk kadın başbakanı Takaichi’yi överek, iki liderin ticaret ve kritik mineraller konusunda anlaşmalar imzaladığını belirterek, ABD ve Japonya’nın “en güçlü düzeyde” müttefik olduğunu söylemiştir. İkili görüşme öncesinde yaptığı açıklamada, “Sanırım her zamankinden daha fazla, birlikte muazzam ticaret yapacağız” demiştir. Trump ayrıca Japonya’nın askeri kapasitesini artırma ve daha fazla ABD savunma ekipmanı satın alma çabalarını takdir ettiğini söyledi. “İhtiyacınız olan herhangi bir iyilik, Japonya’ya yardım etmek için yapabileceğim herhangi bir şey varsa, orada olacağız.” görüşünü öne sürmüştür. .[5]
ABD Başkanı Donald Trump, Japonya’da konuşlu USS George Washington uçak gemisindeki askerlere hitap etmiştir. “İnanılmaz Japon müttefiklerimizle ve dünyanın dört bir yanındaki müttefiklerimizle birlikte güçlüyüz, gururluyuz” demiştir. Trump, kendisine tezahürat yapan askerlere “politik olarak doğru” olmayacağını söyleyerek, “Savaştaysak, savaşı biz kazanacağız” açıklamasında bulunmuştur. [6]. ABD ve Japonya, Tokyo’da gemi inşasında birlikte çalışacaklarına dair bir mutabakat zaptı imzalamıştır. [7] Trump, “ABD ile Japonya arasındaki değerli ittifak, tüm dünyadaki en dikkat çekici ilişkilerden biridir” demiştir. Japonya Başbakanı Sanae Takaichi ise
“Burada sarsılmaz kararlılığımı bir kez daha vurgulamak isterim. Japonya savunma kabiliyetlerini temelden güçlendirmeye kararlıdır ve bölgenin barış ve istikrarına daha da proaktif bir şekilde katkıda bulunmaya hazırdır. Bu çabalar sayesinde, Başkan Trump ile birlikte, dünyanın en büyük ittifakı haline gelen Japonya-ABD İttifakını daha da ileriye taşımaya kararlıyım,” açıklamasında bulunmuştyr. [8] Margaret Thatcher’a olan hayranlığını dile getiren muhafazakâr Takaichi, daha güçlü bir Japon ordusunu desteklemektedir.[9] ABD Savunma Bakanı ise Çin’in bölgesel güvenlik açısından oluşturduğu “ciddi” tehdit konusunda uyarmıştır. ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, “Karşı karşıya olduğumuz tehditler gerçek ve acil. Çin’in eşi benzeri görülmemiş askeri yığınağı ve agresif askeri eylemleri ortada. Trump’ın ‘güç yoluyla barış’ gündeminin bu kadar önemli olmasının nedeni de bu.” açıklamasında bulunmuştur. [10]
Bilindiği üzere, Amerika Birleşik Devletleri ve Japonya, 1951’den beri güvenlik müttefikidir. Amerika, Japonya’ya nükleer bir şemsiye sağlayarak onu Rusya, Çin ve şimdi de Kuzey Kore’ye karşı korumuştur. Japonya, ABD askeri güçlerine Asya’da ileri üsler sağlamıştır. Dünyaya ABD’nin mi yoksa Çin’in mi liderlik etmesini istedikleri sorulduğunda, Japonların %81’i Amerika’yı tercih ediyor. [11] Hegseth ve Koizumi, bir saat süren ABD-Japonya Savunma Bakanları Toplantısı’nı düzenledi. Japonya Savunma Bakanlığı’nın toplantıyla ilgili açıklamasına göre, iki savunma bakanı Hint-Pasifik’teki güvenlik durumu hakkında görüş alışverişinde bulundu ve ABD-Japonya İttifakı’nın caydırıcılık ve karşılık verme yeteneklerini daha da güçlendirmek için çeşitli girişimleri destekleme konusunda anlaştılar. Her iki lider de ABD-Japonya Kuvvetleri’nin güçlendirilmesi ve Japonya Öz Savunma Kuvvetleri Ortak Harekât Komutanlığı’nın (JJOC) kurulmasındaki ilerlemeyi memnuniyetle karşılamıştır.İkili ayrıca, ABD-Japonya İttifakı’nın en önemli önceliklerinden biri olarak, iki ülkenin Japonya’nın güneybatı bölgesindeki ortak varlığının genişletilmesinin, Japonya genelinde daha gelişmiş ve gerçekçi ikili eğitimin artırılması da dahil olmak üzere, ABD-Japonya İttifakı’nın en önemli önceliklerinden biri olduğunu doğrulamıştır. [12]
Bu gelişmelerin ardından, Güney Kore ziyareti, Trump’ın Asya turunun üçüncü ayağını teşkil etmiştir. Yukarıda izah edildiği üzere Trump, daha önce Malezya’daki bölgesel zirvede övgü ve hediyelerle karşılanmış, Japonya’da ise yeni Başbakan Sanae Takaichi tarafından “iki ülke ilişkilerinde altın dönem” sözleriyle karşılanmıştır. ABD Başkanı, beş günlük Asya gezisinin son durağını Seul’de yapmıştır. Güney Kore Devlet Başkanı Lee Jae Myung ile ticaret ve güvenlik konularında görüşmelerde bulunmuştur. ABD ve Güney Kore liderleri arasındaki görüşmelerin ardından her iki ülke arasında geniş kapsamlı bir ticaret anlaşmasına varıldığı bildirilmiştir. [13]
Trump, “Kore Cumhuriyeti, Amerika’nın çok değer verdiği bir dost ve yakın bir müttefiktir ve bu güzel şehirde de gördüğümüz gibi, dünyanın en dikkat çekici ülkelerinden biridir” demiştir. [14] Lee, Trump’a altın bir taç ve Güney Kore’nin en yüksek nişanı olan “Mugunghwa Büyük Nişanı” madalyasını takdim etti. Lee, Trump’ın ABD müttefiklerinin askerî açıdan üzerlerine düşeni yapmadığı yönündeki endişesini gidermek için savunmaya daha fazla harcama yapma sözü vermiştir. Ayrıca ABD’den, Kuzey Kore ve Çin gemilerini daha uzun süre takip edebilecek denizaltılara güç sağlamak için nükleer yakıtı yeniden işlemesine izin vermesini istemiştir. Buna mukabil, Trump, Güney Kore’nin nükleer silahlı kuzey komşusuyla olan sorunlarını “düzeltmesine” yardımcı olma sözü vermiştir. ABD ve Güney Kore, ileri düzeydeki ticaret görüşmelerinde, Başkan Donald Trump’a altın madalya ve taç takdiminin de yer aldığı müzakere ve törenlerin ardından, ABD ekonomisine yapılacak 350 milyar dolarlık (300 milyar avro) yatırımın ayrıntıları ele alınmıştır. [15].Trump, Lee ile görüşmesinin ardından “Anlaşmamızı büyük ölçüde tamamladık” demiştir. Ticaret anlaşmazlıklarının yanı sıra, bu yıl Washington ile Seul arasında başka gerginlikler de yaşandı. Eylül ayında Gürcistan’daki bir Hyundai fabrikasına düzenlenen ABD göçmen baskını sırasında 300’den fazla Güney Koreli gözaltına alındı ve bu durum öfke ve ihanet duygusuna yol açmıştır.[16] Lee’nin politika şefi Kim Yong-beom, iki tarafın, toplam 350 milyar dolarlık yatırım planının bir parçası olarak, yıllık 20 milyar dolarla sınırlı olmak üzere 200 milyar dolarlık nakit yatırım da dahil olmak üzere ticaret anlaşmasının ayrıntıları üzerinde anlaştıklarını söylemiştir. Geri kalan kısmın gemi inşa iş birliğinden oluşacağını da ekledi. Otomobil tarifeleri de %25’ten %15’e düşürülecek. Güney Kore, temmuz ayında varılan anlaşma kapsamında ihracatta %15’lik genel tarifelerle karşı karşıya.[17] Öte yandan, Başkan Trump, Kuzey Kore lideri Kim ile görüşememekten yakınırken, iki Kore arasında on yıllardır süren düşmanlığa son vereceğine söz vermiştir. Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, 22 Eylül’de Pyongyang’ın Güney Kore ile birleşme arayışında olmayacağını, çünkü iki ülkenin “tamamen uyumsuz” hale geldiğini söyledi. Kim’e göre Pyongyang, Kuzey ve Güney’in “birleşemeyen iki farklı devlet”olduğu hükmünü yasama düzeyinde pekiştirecek.[18]
Buna mukabil Trump, ABD’nin hassas nükleer denizaltı tahrik teknolojilerini Güney Kore ile paylaşacağını belirtmiştir. Trump konu hakkında yaptığı açıklamada, “Güney Kore, Nükleer Güçle Çalışan Denizaltısını tam burada, eski dostumuz ABD’de, Philadelphia Tersanelerinde inşa edecek. Ülkemizdeki gemi inşa sektörü yakında BÜYÜK BİR GERİ DÖNÜŞ yapacak” demiştir. ABD-İngiltere ikilisi, AUKUS anlaşması kapsamında- Avustralya tarafından kullanılan nükleer tahrik teknolojisi büyük ilgi görüyor ve yakından korunmaktadır. [19] Trump, Güney Koreli mevkidaşı Lee ile yaptığı ticaret görüşmelerinin ardından Seul’e nükleer enerjili deniz altı inşa etme izni vermesi, askeri güç dengeleri açısından son derece önem arz etmektedir. Nitekim, bu dramatik hamle, Seul’ün ABD, Çin, Rusya, İngiltere, Fransa ve Hindistan gibi bu tür gemilere sahip küçük bir ülke kulübüne dahil olmasını sağlayacak. Uzun süredir devam eden anlaşma, Seul’ün uranyumu %20’nin altındaki seviyelerde zenginleştirmesini kısıtlarken, ABD’nin onayı olmadan kullanılmış nükleer yakıtı yeniden işlemesini yasaklıyor.

According to the AUKUS Agreement, the U.S.-British submarine defense plan. [20]
Lee, bu kısıtlamaların revize edilmesinin Güney Kore’ye “nükleer enerjili denizaltılar için yakıt tedariki” sağlayacağını söyledi. En önemlisi, hükümetinin silahtan ziyade nükleer yakıt aradığını vurgulamıştır. “Yakıt tedarikine izin verilirse, Kore Yarımadası çevresindeki suları savunmak için kendi teknolojimizi kullanarak konvansiyonel silahlarla donatılmış birkaç denizaltı inşa edebiliriz ve bu da nihayetinde ABD kuvvetlerinin üzerindeki yükü hafifletebilir” demiştir. Lee, Seul’ün mevcut dizel motorlu denizaltı filosunun, sınırlı su altı navigasyon kabiliyetleri nedeniyle Kuzey Kore veya Çin denizaltılarını takip edemediğini belirtmiştir. ABD Başkanı Donald Trump, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile Güney Kore’de gerçekleştirdiği görüşmede, “Zaten pek çok konuda anlaştık, şimdi birkaç konuda daha uzlaşacağız. Başkan Xi, büyük bir ülkenin büyük bir lideri ve bence uzun yıllar sürecek harika bir ilişkimiz olacak” dedi. Xi ise iki ülkenin ekonomi ve ticaret heyetlerinin temel konularda karşılıklı mutabakata vardığını aktararak, “Bu da bugünkü görüşmemiz için gerekli zemini oluşturdu” ifadelerini kullanmıştır. [21]

Asya Pasifik nükleer denizaltı dengesi [22]
ABD ve Çin’in farklı ulusal çıkarlara sahip olması nedeniyle her konuda aynı düşünmemelerinin normal olduğunun altını çizen Şi, “Dünyanın iki büyük ekonomisi arasında zaman zaman anlaşmazlıkların olması doğaldır. Rüzgârlar, dalgalar ve zorluklar karşısında, Çin-ABD ilişkilerinin dümeninde siz ve ben doğru rotada kalmalı, bu dev geminin istikrarlı şekilde ilerlemesini sağlamalıyız” değerlendirmesinde bulunmuştur. [23] Çin Dışişleri Bakanlığı, görüşmeler öncesi olumlu ışık yakarak, iki liderin görüşmesinin “ABD-Çin ilişkilerinin gelişimine yeni bir ivme kazandıracağını” ve Pekin’in “olumlu sonuçlar” için birlikte çalışmaya hazır olduğunu belirtmiştir. [24] Bu bağlamda, ABD, Trump’ın zafer ilan edebileceği herhangi bir ticaret anlaşmasına istekli görünürken, Çin daha çok karşılıklı güven inşası, kronik anlaşmazlıkların yönetilmesi ve ticari ilişkilerin istikrara kavuşturulmasına odaklanmıştır. Trump, Çin’in, ürünlerin yabancı ordular veya bazı yarı iletken sektörleri için çifte kullanım olasılığı varsa ihracatı yasaklayacağını açıklamasının ardından, nadir toprak elementleri tedarik etmek için bir yıllık bir anlaşma üzerinde anlaştığını söyledi.
Ancak Trump, Xi’nin “bunların akışını sürdüreceklerini” söylediğini belirtmiştir. Trump ayrıca, ” Tüm nadir toprak elementleri halledildi. Artık o engel ortadan kalktı, nadir toprak elementleri konusunda hiçbir engel kalmadı.” açıklamasında bulunmuştur. Trump ayrıca ABD’nin Çin’e uyguladığı gümrük vergilerinin %57’den % 47’ye düşürüleceğini söylemiştir. Trump, Rusya’nın 2022’deki işgaliyle başlayan Ukrayna’daki savaşın “gündeme geldiğini” belirterek, ABD ve Çin’in insanların öldürülmesini engellemek için birlikte çalışacaklarını da dile getirmiştir. [25] ABD ile Çin ticaret müzakerecileri arasında hafta sonu Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’da yapılan toplantı, her iki tarafın da Trump ve Xi’nin ilişkilerinin bundan sonraki seyri için bir çerçeve üzerinde anlaşabilecekleri konusunda iyimser görünmesiyle sona erdi.[26]
Kaynakça
[1] https://www.theguardian.com/world/2025/oct/27/japans-new-pm-will-hope-the-abe-effect-endears-trump-to-her-at-crucial-talks
[2] https://asia.nikkei.com/politics/international-relations/trump-in-japan-how-the-us-president-s-stay-unfolded
[3] https://www.theguardian.com/world/2025/oct/28/donald-trump-sanae-takaichi-japan-prime-minister-rare-earths-agreement
[4] https://www.aa.com.tr/tr/dunya/trump-ve-japonya-basbakani-takaici-kritik-mineraller-alaninda-isbirligini-artirma-konusunda-anlasti/3728406
[5] https://www.nbcnews.com/politics/trump-administration/live-blog/trump-administration-live-updates-trump-heads-japan-second-stop-asia-rcna239772
[6] https://www.bbc.com/news/live/c4gzdrd19n5t
[7] https://www.nytimes.com/live/2025/10/27/us/trump-asia-news
[8] https://news.usni.org/2025/10/29/trump-hegseth-affirm-alliance-with-japanese-counterparts-during-asia-tour
[9] https://www.theguardian.com/world/2025/oct/28/donald-trump-sanae-takaichi-japan-prime-minister-rare-earths-agreement
[10] https://edition.cnn.com/politics/live-news/trump-japan-korea-trip-government-shutdown-10-28-25
[11] https://www.pewresearch.org/global/2018/11/12/views-of-the-u-s-and-president-trump/pg_2018-11-12_japanese-public-opinion_5-08/
[12] https://news.usni.org/2025/10/29/trump-hegseth-affirm-alliance-with-japanese-counterparts-during-asia-tour
[13] https://www.bbc.com/news/articles/cly4jz9zr50o
[14] https://abcnews.go.com/Politics/trump-japan-2nd-stop-asia-tour-high-stakes/story?id=126904467
[15] https://www.euronews.com/2025/10/29/trump-begins-final-leg-of-asian-tour-in-south-korea-as-pyongyang-tests-missiles
[16] https://www.pbs.org/newshour/politics/trump-scores-golden-gifts-as-united-states-and-seoul-advance-trade-talks
[17] https://www.washingtonpost.com/politics/2025/10/29/trump-apec-south-korea/
[18] https://iz.ru/en/node/1981037
[19] https://breakingdefense.com/2025/10/trump-south-korea-nuclear-submarine-philadelphia/?utm_medium=email&_hsenc=p2ANqtz–I4z6OWXFZwbWjE0ySpUEk6uvEWUjhCntztcyES-R_zKSh7Uj7BfvrF4ZP-9Jh7WhPLKGpMxCfHzeaOvISeyq7up1sQ_zrEszLYwVxUutEPONnyjg&_hsmi=387559641&utm_content=387559641&utm_source=hs_email
[20] https://fmes-france.org/the-aukus-security-pact-aligning-australias-strategy-with-americas-geopolitical-vision/
[21] https://www.hurriyet.com.tr/video/abd-baskani-trump-cin-devlet-baskani-xi-ile-guney-korede-bir-araya-geldi-43001609
[22] https://www.statista.com/chart/29489/number-of-nuclear-powered-submarines-worldwide/?srsltid=AfmBOoqTV0nETu7A0erFSW92xAQJkwx0jApYYtQI57KB6twLdMiTyerThttps://www.aph.gov.au/About_Parliament/Parliamentary_departments/Parliamentary_Library/Research/Research_Papers/2024-25/The_deterrence_advantage_of_nuclear_powered_submarines.
[23] https://www.milliyet.com.tr/dunya/son-dakika-abd-baskani-trump-ile-cin-devlet-baskani-si-bir-araya-geldi-pek-cok-konuda-anlastik-7473696
[24] https://www.reuters.com/world/china/trump-heads-south-korea-face-trade-talks-north-korean-missiles-2025-10-28/
[25] https://www.theguardian.com/world/live/2025/oct/30/donald-trump-xi-jinping-meeting-live-updates
[26] https://edition.cnn.com/2025/10/29/asia/us-china-trump-xi-meet-south-korea-intl-hnk




























