COBRA II Kazakistan’ın 2024 Savunma Planında Önemli Rol Oynuyor
Ağustos 8, 2024
Türkiye’nin Yerli ve Millî Silahları Çelik Kubbe’yi Eşsiz Yapacak
Ağustos 10, 2024
COBRA II Kazakistan’ın 2024 Savunma Planında Önemli Rol Oynuyor
Ağustos 8, 2024
Türkiye’nin Yerli ve Millî Silahları Çelik Kubbe’yi Eşsiz Yapacak
Ağustos 10, 2024
SAVAŞIN 306. GÜNÜNDE İSRAİL-HAMAS BARIŞ ANLAŞMASI NE DURUMDA?

7 Ekim 2023 tarihinde başlayan İsrail-Hamas savaşının 306. günündeyiz. Tam 10 ay oldu. Halen 115 İsrailli Hamas’ın elinde rehine. Bunlardan bir kısmının, muhtemelen 41 civarında İsraillinin öldüğü de ifade ediliyor. (https://w.ynet.co.il/news/absent?externalurl=true)

7 Ekim 2023’den bugüne kadar Gazze’deki savaşta Filistinli 39.653 ölü ve 91.535 yaralı olduğu açıklanıyor. Ölen ve yaralı olanların %72’sinin kadın ve çocuklardan oluştuğu açıklanıyor.

https://www.al-ayyam.ps/ar/Article/403968/40

Gazze’deki sürekli değişimleri görmekteyiz. İsrail’in son birkaç aydır Hamas ve Hizbullah liderlerine yönelik eylemler devam ederken en son Tahran’da Hamas siyasi lideri İsmail Haniye’nin öldürülmesi adeta savaşta yeni bir noktaya getirdi tarafları.

Haniye’nin ölümü sonrası Hamas hemen yeni siyasi liderini seçti ve Gazze’deki askeri lideri Sinwar’ı açıkladı. Gazze’de İsrail ile savaşan Sinwar’ın seçilmesi barış görüşmelerini İsrail açısından sıkıntılı bir noktaya taşıdı. Haniye ile Katar’da barış görüşmeleri yapılırken şimdi Sinwar’ın Gazze’de sıkıştığı, halen tünellerde olduğu ve 7 Ekim Hamas saldırısını bizzat planlayıp icra eden kişi olduğundan İsrail’in Sinwar hakkında söylediği tek gerçek “ÖLÜM” olmuştur.

Mayıs ayında ABD tarafından taraflara sunulan barış görüşmeleri üzerinde çok görüşme yapıldı. Hamas değişiklik tekliflerini iletti ancak uzlaşma sağlanamadı. İsrail Hamas’a baskı yaparak onu anlaşmaya zorlarken, Hamas’da elindeki rehinelerin hayatını koz olarak kullanarak istediği anlaşmayı sağlamaya çalışmaktadır.

Sinwar’ın rehineler ile beraber Han Yunus bölgesinde olduğu, İsrail’in rehinelerin zarar görmemesi için o bölgede etkili harekât yapmadığı da iddia edilmektedir.

Hamas’ın savaşın başındaki Gazze şehri kuzeyinde İsrail sınırına yakın 6 Tabur, Gazze şehrinde 6 Tabur, Merkez Gazze’de 4 Tabur, Han Yunus bölgesinde 5 Tabur, Refah bölgesinde 3 Tabur olmak üzere toplam 24 Taburundan İsrail kaynaklarına göre sadece Han Yunus, Nusret Kampı ile Deir Balah’daki toplam 3 Tabur kaldığı belirtiliyor.

Aslında Han Yunus, Hamas’a yönelik kara manevrası kapsamında IDF’in henüz girmediği bir bölge. Hamas’ın henüz harekete geçmediği son üç taburundan biri burada bulunuyor.

Ancak alınan bilgiler kapsamında IDF’in boşalttığı alanlarda Hamas’ın tekrar teşkilatlanmaya ve Hamas Taburlarını kurmaya başladığı da ifade ediliyor.

Haniye’nin öldürülmesi sonrası İran, Hizbullah ve Yemen’deki Husiler’in eş zamanlı İsrail’e karşı taarruzun başlaması beklenirken Barış Anlaşması daha önem kazandı.

Savaşın 10’uncu ayını doldurduğumuz bu günlerde Amerikalı üst düzey bir yetkili, anlaşmaya her zamankinden daha yakın olunduğunu ifade etti. “Her iki tarafın da son bir çalışma yapması gerekiyor. Ancak İsrail Başbakanlığı, iyimserliği azalttı, “Hamas henüz yanıt vermedi.” diye açıklama yaptı. (https://www.ynet.co.il/news/article/rjcktbwq0#autoplay)

ABD Başkanı Joe Biden, mayıs ayında İsrail’e sunduğunu söylediği üç aşamalı bir öneri ortaya koyarak, “bu savaşın sona ermesinin zamanı geldi” demişti.

-İlk aşaması altı hafta sürecek ve “İsrail güçlerinin Gazze’nin tüm nüfuslu bölgelerinden çekilmesini” ve “yüzlerce Filistinli tutsağın serbest bırakılması karşılığında kadınlar, yaşlılar ve yaralılar dahil olmak üzere bir dizi rehinenin serbest bırakılmasını” içerecek.

-İkinci Aşama “erkek askerler dahil olmak üzere kalan tüm yaşayan rehinelerin serbest bırakılması karşılığında takas” yapılmasına izin verecek.

-Üçüncü Aşamada “Gazze için büyük bir yeniden yapılanma planı başlayacak ve öldürülen rehinelerin son kalıntıları ailelerine iade edilecek.” denmişti.

Hamas’ın Tutumu Ne?

Hamas uzun zamandır herhangi bir anlaşmayı imzalamadan önce İsrail’in kalıcı bir ateşkesi kabul etmesini istiyor ancak İsrail şu ana kadar bu talebi reddetti.

Hamas’ın müzakerelere katılan üst düzey bir yetkilisi, cumartesi günü CNN’e yaptığı açıklamada, grubun kalıcı bir ateşkese ulaşmaya yönelik görüşmelerin, altı hafta sürecek herhangi bir anlaşmanın ilk aşamasında gerçekleşmesini kabul edeceğini söylemişti.

Bu, ilk aşamada arabulucuların geçici bir ateşkesi, Gazze’ye insani yardım ulaştırılmasını ve İsrail birliklerinin çekilmesini garanti altına alacağı anlamına geliyor. Anlaşmanın ikinci aşamasının uygulanması yönünde dolaylı görüşmeler devam edecek.

Ancak İsrail’in 10 gün önce Gazze kentinde yeni tahliye emirleri vermesinin ardından Hamas, ardından yaptığı açıklamada, bu adımın müzakere sürecini “sıfır noktasına” döndürme tehlikesi taşıdığını söylemişti.

Olası anlaşmada çok sayıda ayrıntının tartışılmasının ötesinde, İsrail’in Gazze’de yeni Hamas lideri Sinwar’ı yakalamaya çalışması nedeniyle Sinwar’a mesaj göndermede yaşanan zorluklar nedeniyle görüşmeler rutin olarak yavaşlıyor.

Hamas’a Katar’ın da baskı yaptığı şeklinde konuşuluyor.

İsrail’in Tutumu Ne?

Görüşmelere aşina bir İsrailli kaynak CNN’e, İsrailli yetkililerin Hamas’ın son yanıtının iki tarafın bir anlaşmaya varmak için detaylı müzakerelere girmesini sağlayacağına inandığını söyledi. Netanyahu daha sonra müzakerecilerine bir anlaşmaya varmak için detaylı görüşmelere başlama yetkisi verdi. Bir İsrailli yetkili ve müzakerelere aşina bir kaynak, haftalarca süren çıkmazın ardından ilerleme kaydedildiğinin sinyalini verdi. Gazze’de hayatta kalan tek üst düzey Hamas askeri lideri-komutanın Sinwar olduğu açıklanıyor.

Ancak İsrail Başbakanlığı Haniye öldürülmeden önce yaptığı açıklamada, İsrail ve Biden tarafından kabul edilen Barış Planın esasına aykırı olmayan ve onu bozmayan bir ilkeler listesi yayınladı. Başbakan’ın, güney Gazze kenti Refah’ta İsrail askerî harekâtını durdurma çağrılarına karşı kabul etmemesi, Hamas’ı müzakere masasına getiren şeydi, diye açıklama yaptı.

İlkeler arasında, “savaşın tüm hedeflerine ulaşılıncaya kadar” savaşın yeniden başlatılması ve “Mısır’dan Gazze sınırına Hamas’a silah kaçakçılığının” önlenmesi yer alıyor.

Hamas, İsrail’in rehine anlaşması teklifinin taslağına verdiği yanıta verdiği resmi bir yanıtta ‘’Başbakan Binyamin Netanyahu’nun “ayak sürüyerek anlaşmadan kaçma stratejisine geri döndüğünü” iddia etti. Hamas’a göre İsrail’in tepkisine göre “yeni koşullar ve yeni talepler getirildi” ve Netanyahu pratikte “Başkan Joe Biden’ın sunduğu görüş belgesinden çekildi”.

İsrail’in kabul ettiği değişiklikler, silahlı Hamas mensuplarının Gazze merkezindeki Netzier Koridoru üzerinden kuzey Gazze Şeridi’ne dönmesini engelleyecek mekanizma, Mısır-Gazze sınırındaki Philadelphia ekseninde İsrail’in var olma ısrarı, yaşayan İsrailli rehine-kaçırılanların isimlerinin bir listesinin talep edilmesi.

Netanyahu birinci aşamada mümkün olduğu kadar çok sayıda rehinenin sağ olarak serbest bırakılması konusunda ısrar ediyor. Hafta sonu Netanyahu ile yapılan görüşmelere aşina olan Amerikalı bir kaynak, “Yönetim Netanyahu’ya esnek olması konusunda çok baskı yapıyor ama ne yazık ki Netanyahu’nun bu mümkün değil” dedi. Müzakerelere aşina olan İsrailli yetkililer, “kötümserlik var ve Netanyahu’nun Netzier koridoru, Philadelphia ve daha fazlası dahil olmak üzere ısrarlarını sürdürdüğümüz sürece en azından iyi bir yere gitmeyeceğimiz duygusu var” dedi. ” https://www.ynet.co.il/news/article/hjmn6zbkc

Kısa bir süre sonra Başbakanlık cevap verdi: “Hamas liderliği anlaşmaya engel oluyor. İsrail taslakta herhangi bir değişiklik yapmadı, herhangi bir şart eklemedi. Tam tersine şu ana kadar 29 değişiklik talep eden Hamas’tır. İsrail, Hamasın orijinal taslağa yanıt vermediği konular olarak; Sağ rehineler, Philadelphia koridorunun İsrail tarafından kontrol edilmesi ve Hamas elemanlarının ve silahlı Gazzelilerin Gazze Şeridi’nin kuzeyine geçişinin engellenmesi.” diye belirtildi.

İsrail ayrıca Gazze’deki harekatta Hamas üzerinde yaratılan baskının onu anlaşmaya zorlayacağını değerlendiriyor. Ayrıca Sinwar’a baskı arttıkça Hamas anlaşma masasına daha kolay gelecektir diyor İsrailli yetkililer.

Netenyahu ABD gezisi öncesi ilkeleri açıklaması, barış görüşmelerinde sıkıntıları söylemesine rağmen, ABD de düzenlediği basın toplantısında Biden’ın ortaya koyduğu çerçeveden “bir milimetre” bile uzaklaşmayacağını söylerken, Hamas’ın teklifte 29 değişiklik talep ettiğini, ancak kendisinin hiçbir değişiklik yapmayı reddettiğini iddia etti.

ABD Ne Diyor?

Netenyahu’nun ABD gezisinde Biden ve Trump ile görüşmesi onların desteğini aldığı şeklinde ifade edildi. Bu gezide Biden ile Netanyahu arasında yapılan görüşmenin 1. aşamadan 2. aşamaya geçiş konusunda “bir dönüm noktasına” ulaştığını ve anlaşmanın artık Biden’ın mayıs ayında ortaya koyduğu anlaşmayla “oldukça tutarlı” olduğunu ABD’li yetkili söyledi.

Biden, son olarak yaptığı açıklamada, “Hâlâ kapatılması gereken boşluklar var, ancak ilerleme kaydediyoruz, eğilim olumlu” ve “Bu anlaşmayı yapmaya ve şimdi bitmesi gereken bu savaşa son vermeye kararlıyım.” dedi.

İki Taraf Anlaşmaya Daha Yakın Mı?

Netanyahu’nun taleplerinin ardından anlaşma ihtimali yine azaldı. Zira siyasi yelpazenin her kesiminden üst düzey İsrailli siyasetçiler, başbakanı savaş ve rehine görüşmeleri konusundaki tutumu nedeniyle alenen eleştiriyor.

Netanyahu’nun hükümetini ayakta tutabilmesi için güvendiği aşırı sağcı hükümet üyeleri, onu Hamas’la uzlaşmaya gitmemesi konusunda uyardı.

https://edition.cnn.com/2024/07/08/middleeast/israel-hamas-ceasefire-hostage-deal-demands- explainer-mime-intl/index.html

Bugün barış anlaşmasının önündeki en büyük engeller, Mısır sınırına dayanan Philedelphia koridorunu kim kontrol edecek ki taraflar kendilerine istiyor, Gazze merkezindeki Netzeir koridorunda kuzeye geçecek Gazzelilerin kontrolü ve silahlarının toplanması ile savaş sonrası Gazze’nin yönetimi kimin tarafından üstleneceği konularıdır.

Philedelphi koridoru Gazzelileri Mısır ile birleştirip her türlü kaçakçılığın silahların Gazze’ye girmesine olanak sağlıyor. Gazze için çok önemli bir bölgedir.

Philedelphia Koridoru Nasıl Kontrol Edilecek?

https://www.ynet.co.il/news/article/yokra14005204

IDF Güney Komutanlığı geçtiğimiz günlerde Hamas’ın rehine anlaşmasındaki talepleri çerçevesinde Gazze-Philedelphia Koridorundan çekilme olasılığına yönelik çeşitli planlar hazırladı;

-Gazze sınırında inşa edilene benzer şekilde Mısır tarafında tünelleri kapatacak bir yer altı bariyeri oluşturmak.

-İlave olarak ortak bir HML ile daha kısa; tünellerin kazıldığına dair bir işaret verecek sensörlerin yerleştirilmesi ve ardından bu ikaz verildiğinde IDF-kuvvetler içeri girecek ve tehditlerle ilgilenecek.

-Üçüncü bir seçenek olan “Htmar-Karakollar Philadelphia”yı kuracak; Sahanın çeşitli formasyonlarda ve hareket halinde olması kaçakçılığın önüne geçecek.

İsrail tercihi bizzat Gazze’de yer alıp orayı kontrol etmek.

Gazze batısında Mısır sınırında kalma konusunda taviz verilmesini destekleyenler, birlikler ayrılsa bile tünel kazılacağına dair işaret alınır alınmaz hızla geri döneceklerini ve bununla ilgileneceklerini söylüyor. Muhalifler bunun gelecekte yerine getirilemeyecek bir söz olduğunu, çünkü Hamas’ın Refah’ta yerleşmeye geri döneceğini ve IDF’nin şu anda sahip olduğu hareket özgürlüğüne sahip olmayacağını iddia ediyor.

Ayrıca her şeyden önce aynı bölgede yer alan Refah kapısının kontrol ve denetim açısından en önemli geçiş noktası olduğu konusunda genel bir fikir birliği var. Hamas, buradan tanksavar füzeleri ve roketler taşıdığı belirtiliyor.

Dolayısıyla bir sonraki büyük zorluk şu: Kaçırılanların iadesine ilişkin müzakerelerin bir parçası olarak Refah geçişini kim yönetecek? Son zamanlarda değişen hacimlerde devam eden bu karmaşık konu, birçok güvenlik sistemini ve siyasi kademeyi ilgilendiren bu karmaşık meselenin tekrar tekrar gündeme gelmesine neden oluyor.

Kahire, Mısır’ı Gazze Şeridi’ne bağlayan Refah sınır kapısını büyük stratejik ve ekonomik önemde görüyor. Kudüs’te geçiş, üzerinden geçen malların ve insanların yakından denetlenmemesi nedeniyle güvenlik riskinin yanı sıra stratejik bir fırsat olarak görülüyor.

Şu anda Kahire ve Kudüs’teki karar vericilerin karşı karşıya olduğu temel sorun, Gazze tarafındaki geçişi kimin yöneteceğidir. Refah kapısı halen IDF kontrolunda ve geçişlere şu an için kapalı durumda. Savaşa kadar Gazze tarafındaki geçişi Hamas yönetiyordu. IDF’nin Refah’a girmesinden bu yana, geçişte Hamas dışındaki Filistinlilerin kalıcı varlığı konusundaki anlaşmazlık nedeniyle geçiş faaliyetleri durduruldu.

Gazze’yi Kim Yönetecek?

İsrail’in, Hamas’ın ya da Filistin Yönetimi’nin varlığına rıza göstermemesi durumunda, İsrail sistemi içinde, arabulucularla birlikte, kalıpların dışında ve Gazze’deki Kudüs-Ramallah-Rafih üçgeninin dışında düşünüyorlar. İsrail birçok kez Gazze’de artık Hamasın olmayacağını ifade etti. Gazze içinde çok uluslu desteği olan teknokratlardan oluşan bir hükümet olsa bile, şu veya bu çok uluslu gücün katılımı bir tür merkezi hükümetle mevcut olabilir. İşte bunu Hamas kabul edecek mi ki etmemesi kuvvetli muhtemel.

Bunun için IDF Hamas üzerinde baskı kurup onların imhasını sağlayıp istenilen barış şartlarını kabul etmeye zorlamaktadır. İlave olarak çözülmesi gereken birde Refah sınır kapısı mevcuttur. Refah sınır kapısının Gazze tarafındaki geçişi İsrail ya da şu ya da bu çok uluslu güçle koordineli olarak yönetebilecek, Filistinli yasal bir oluşum bulunması gerekiyor. Ve eğer İsrail, kaçırılanların iadesi konusunda bir an önce anlaşmaya varmak istiyorsa (ki istiyor) öyle görünüyor ki İsrail bu ve diğer siyasi talepler konusunda taviz vermek zorunda kalacak.

Günlerdir İran’ın İsrail’e saldırısı beklenirken Gazze barışı konusunda Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby bugün (07.08.2024) de yaptığı açıklamada, “İsrail ile Hamas arasında ateşkesi de içerecek bir anlaşmaya her zamankinden daha yakınız” dedi.

Başbakan Bünyamin Netanyahu’nun ofisi bu akşam Kirby’nin sözlerinden kısa bir süre sonra şunları söyledi: “İsrail zaten net bir teklifte bulundu ve müzakere heyetini geçen cumartesi günü Kahire’ye gönderdi. Şu ana kadar Hamas’tan herhangi bir yanıt gelmedi.” Amerikan iyimserliğini soğutmayı amaçladığı anlaşılan açıklamanın yanı sıra, Hamas’tan henüz bir yanıt alınmadığını vurguluyoruz.

Bu arada Hamas’ın İran temsilcisi Halid el-Kadoumi’de bugün anlaşma müzakerelerine değinerek, terör örgütünün “ateş altında” müzakereleri kabul etmeyeceğini iddia etti. Al-Kadoumi, İran’ın “Al- Alam” kanalına verdiği röportajda “Sorun onunla müzakere edenlerin zihniyetinde” dedi ve Netanyahu’nun “bir suçlu olduğunu ve savaşı durdurmak istemediğini” söyledi.

Sinwar’ın Hamas liderliğine atanmasının mesajının, Hamas’ı en iyi temsil eden kişi olduğu şeklindedir. Onlara göre Sinwar, mükemmel bir siyasi figürdür ve Hamas’ı işgalin zindanlarında yönetmiştir. Sinwar, Gazze’deki direniş grupları arasında popüler bir figür. Ancak İsrail tarafında bu atama “HAMAS SAVAŞA DEVAMI SEÇTİ” şeklinde algılandı. Sinwar’ın Gazze içinde sıkıntılı durumunu da unutmamak lazım. Devamlı yer altında saklanıyor, iletişimi zor sağlıyor ve devamlı baskı altında.

Kanaatimce bu barış görüşmelerindeki iyimserlik İran tarafından da bekleniyor, oluşabilecek bir barışın İran’ı da memnun edip harekattan vazgeçirebileceği, anlaşmadaki en zorlu maddeler olan kuzey Gazze’ye dönüş ile Philedelphia Koridoru konusunda gelişmelerde olduğu iddia ediliyor. Olası bir Hamas-İsrail barışının Hizbullah ile İsrail arasında da geçici de olsa bir barışı sağlayabileceğin de öngörmek lazım.

İsmail Haniye sağ iken barışı sağlayamadı ama ölümü belki bunu gerçekleştirecek. Bence Gazze’de barış için umut var. Bu umut İran-Hizbullah-Husiler bir harekata girişirse ancak bozulabilir.

(E) Tuğgeneral Levent Köse

Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez (Cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi edinmek için tıklayınız.