
Airbus, İspanyol Donanması’na İlk NH90 Taktik Taşıma Helikopterlerini Teslim Etti
Haziran 3, 2025
Bayraktar TB3, TCG Anadolu Üzerinde 100 Sortiyi Geride Bıraktı
Haziran 3, 2025Saab, Visby Sınıfı Korvetler İçin Sea Ceptor Entegrasyonuna Başlıyor

Saab, İsveç Savunma Malzeme İdaresi (FMV) ile imzaladığı yaklaşık 1,6 milyar İsveç kronu tutarındaki sözleşme kapsamında, beş adet Visby sınıfı korveti MBDA üretimi Sea Ceptor hava savunma sistemiyle donatacak.
Modernizasyon, FMV’nin uzun vadeli idame ve yenileme stratejisi doğrultusunda hayata geçiriliyor. Sea Ceptor’un entegre edilmesiyle birlikte platformlar, yalnızca kendi çevresini değil, çok daha geniş bir harekat sahasını kapsayabilecek. Mevcut silah sistemlerine kıyasla daha uzun menzilli angajman yeteneği sunacak olan bu sistem, İsveç’in kıyı savunma mimarisini yeniden şekillendirecek.
Saab Kockums Tersanesi Başkanı Mats Wicksell, projeyi şu sözlerle değerlendirdi;
“Bu modifikasyon, İsveç Silahlı Kuvvetleri’nin çatışma yelpazesinin tamamında daha güçlü bir konumda hareket etmesini sağlıyor. Aynı zamanda hem İsveç’in hem de NATO’nun hava ve füze savunma kapasitesini ileri taşıyor. Sea Ceptor ile donatılan Visby sınıfı korvetler, önümüzdeki yıllarda da donanmanın stratejik omurgası olmayı sürdürecek.”
Sea Ceptor, MBDA’nın CAMM (Common Anti-Air Modular Missile) ailesine mensup, yüksek tepki süresine sahip bir füze sistemi. Süpersonik seyir füzelerinden insansız hava araçlarına, ileri seviye tehdit spektrumuna karşı 360 derece kapsama alanı sunarak deniz platformlarına çevik ve katmanlı bir savunma çözümü getiriyor.
Sistemin tedariki FMV tarafından daha önce MBDA ile imzalanan bir anlaşmayla sağlanmıştı. Saab tarafından yürütülecek entegrasyon ve yapısal modifikasyon çalışmalarının 2026 yılı başında başlaması planlanıyor.
Radar izini düşüren açılı geometrisi, hafif gövdesine rağmen yüksek denizcilik kabiliyeti ve sensör füzyon yetenekleriyle öne çıkan Visby sınıfı korvetler, bu yükseltmeyle birlikte sadece İsveç’in değil, Baltık Denizi’nin genel güvenlik denkleminde de daha belirleyici bir rol üstlenecek.