Üç yanını kaplayan denizlerde yaşanan önemli gelişmelerle karşı karşıya olan Türkiye, artık uzak denizlerdeki koruması gereken çıkarlara sahip. Son yıllarda yaşanan gelişmelerle yalnızca Türkiye için değil dünya için de stratejik değeri sürekli artan Türk Deniz Kuvvetleri, mevcut harekat ihtiyaçlarının yanı sıra geleceği de hesaba katarak yeniden şekilleniyor. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, Türkiye’nin günümüz ve gelecekteki ihtiyaçları doğrultusunda Türk Deniz Kuvvetleri’nin çalışmalarına yönelik merak edilenleri cevapladı.

C4Defence:Amerikalı Amiral Alfred Mahan’ın deniz ve okyanuslar üzerinden geliştirdiği savunma ve güvenliğe yönelik teori ile Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK’ün “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” sözünü beraber okuduğumuzda Türk Deniz Kuvvetleri için nasıl bir vizyon çiziyorsunuz?

Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu: Amerikalı Amiral Alfred Mahan’ın “Deniz Hâkimiyet Teorisi”nde ifade ettiği “deniz üstünlüğü yolu ile denizlere hâkim olmak ve deniz ticaret yolunu elde tutmak” aslen denizlerdeki istikrar ve güvenliğin sağlanmasının araçlarıdır. Atatürk’ün veciz sözünde ifade edilen “Cihanda Sulh” kavramı ve arzusu ile örtüşmektedir. Bu bağlamda yüce önderin tüm dünyanın ideali olarak verdiği mesaj gereği, hem Türkiye hem de diğer ülkelerin bu ideali gerçekleştirmesine katkı sağlamak üzere Mahan’ın sözü özelinde Deniz Kuvvetleri’ne düşen görev ve sorumluluk bilinci Türk Deniz Kuvvetleri’nde en üst seviyededir.