Türk Uzay ve Havacılık A.Ş.’nin (TUSAŞ/TAI) Hürkuş A tipi uçağı Temmuz 2016’da Avrupa Sivil Havacılık Kurumu’ndan (EASA) Tip sertifikasını aldı. Hürkuş Projesi’nin doğuşu ne kadar sürprizlere açıksa uçak hakkındaki söylentiler de o kadar akıl karıştırmaya müsait. Bu nedenle Hürkuş’un hikâyesini, o hikâyeyi yaşayanların ağzından dinledik. Dinledikçe gördük ki, tıpkı uçak gibi, bilinmeyen pek çok “özgün” hikâye var.

EASA’dan sertifika almak ne demek? Neden bu sertifikaya gerek duyuldu? TUSAŞ/TAI bu sertifikadan bir kazanç elde etti mi; edebilecek mi? Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) de bir sertifika verdi; bu sertifika ne anlama geliyor? SHGM süreçte bir engel miydi; yoksa bir destekçi miydi? TUSAŞ/TAI, bu uçağın yapımına neden ve nasıl girdi? TUSAŞ/TAI, Kazan’daki tesisinde Kore Havacılık Firması KAI’nin KT-1 uçağının Türk versiyonu KT-1T’yi de üretiyor; Hürkuş yoksa KT-1T’nin kopyası mı? Bu uçak diğer eğitim uçaklarına çok benziyor; acaba özgün mü? Motoru Türk olmayan uçak milli sayılır mı? Bu uçağın uçuş karakteri KT-1T’ye benziyor mu? Acil iniş takımı açılmadığında test pilotu Murat Özpala ne hissetti? Uçağın ve ekibin bugüne kadar geçirdiği en büyük tehlike neydi, ne ders çıkarıldı? Uçak motoru alev aldığında uçak nasıl 16 saatte uçuşa hazır hâle geldi? Bugüne kadar duyduğunuz ve duymadığınız pek çok sorunun ve hikâyenin yanıtını bulmak, anıları yaşayanlardan dinlemek üzere TUSAŞ/TAI Genel Müdürü Muharrem Dörtkaşlı, Uçak Grup Başkanı Özcan Ertem olmak üzere projede görev alan pek çok isimle bir araya geldik. Buyrun, “pervaneliymiş” diye bazılarının dudak büktüğü Hürkuş’un hikâyesine…