Silahlı hava araçları, savaş sahnesine çıkmalarından bu yana düşman için en tehlikeli unsurlardan biri oldular. Harp sahasına üçüncü boyutu ekleyen ve Trablusgarp Bingazi Savaşı’ndan bu yana er meydanının vazgeçilmezi olan bu mekanik kuşlardan daha tehlikeli olan bir şey varsa, o da her türlü harp senaryosuna karşı sıkı bir eğitimden geçirilmiş, uçurduğu araçla bütünleşmiş pilotlar. Bundan hareketle ATAKSİM, T129 pilotlarının daha da bilekli hâle gelmeleri için geliştirildi.

Havacılık alanındaki ilerlemelerle hava araçları, daha karmaşık yapıya sahip oldu. Bu kuşları idare eden pilotlar için gereken eğitim de daha uzun ve zorlu hâle geldi. Buna paralel olarak artan pilot eğitim maliyetleri de orduların yıllık bütçeleri için büyük yükler oluşturmaya başladı. Günümüzde, İngiliz Ordusu’na mensup tek bir AH-64 Apache pilotunun 1,5 yıllık eğitim sürecinin sonunda harbe hazır hâle gelmesinin maliyeti, 3 milyon Sterlin. Türk Hava Kuvvetleri’nde F-16 veya F-4E 2020 uçaklarıyla görev yapan bir pilot için harcanan paranın, harbe hazırlık eğitimi sonunda 10 milyon Amerikan Doları seviyelerinde olması, maliyetin boyutlarını ortaya koyuyor. Tüm bunlara ek olarak, pilotların eğitimleri boyunca kimi senaryoları ancak kısmen canlandırıyor ya da hiç canlandıramıyor olmaları da harbe hazırlık eğitimini yeni tamamlamış ve üstleri kadar uçuş saati olmayan pilotlarda tecrübe eksikliği anlamına geliyor.
Simülatörler, Doğuyor
Pilot eğitimi; uçuş, hava-hava, hava-yer, birleşik harekât gibi farklı alanlardan oluşuyor. Hava araçlarının ekonomik ömürlerini daha çabuk doldurmalarına sebep olmaları, uçuşta kullanılan sarf malzemeleri, pilotların idame masrafları gibi etmenlerin toplamı, bir pilotun eğitim maliyetini oluşturuyor. Bu masrafların artışı, orduları yeni eğitim çözümleri üretmeye itti ve böylelikle, uçuş simülatörleri doğdu. Bilgisayar teknolojisinin de gelişmesiyle birlikte her tür senaryonun canlandırılabileceği sanal birer platform hâline gelen simülatörler, günümüzde pilot eğitiminin vazgeçilmez birer parçası.