
KEYVAN Havacılık, Çin’deki Etkinliğini SINO AERO ile Büyütüyor
Mart 12, 2025
Hindistan, 300 kW Gücündeki “Surya” Lazer Silahını Geliştiriyor
Mart 12, 2025ABD, Avustralya’ya GMLRS-AW Roketlerinin Satışını Onayladı

ABD Dışişleri Bakanlığı, Avustralya’ya GMLRS-AW roketleri ve ilgili ekipmanların satışını onayladı.
91,2 milyon dolar değerindeki satış, iki ülke arasındaki savunma iş birliğini güçlendirme amacı taşıyor. ABD Savunma Güvenlik ve İş Birliği Ajansı (DSCA), satışa ilişkin olarak ABD Kongresi’ni resmen bilgilendirdi.
Söz konusu satış, 54 adet GMLRS-AW roketinin teslimatını kapsıyor. 70 km’den fazla menzile sahip olan GMLRS-AW roketleri, 90 kg’lık harp başlığında yaklaşık 160 bin tungsten parçacığı içeriyor. Satış ayrıca telemetri kitleri, mühendislik hizmetleri, teknik destek ve lojistik hizmetleri de kapsıyor.

Lockheed Martin tarafından geliştirilen GMLRS-AW, HIMARS ve M270 MLRS rampalarıyla uyumlu olup her hava koşulunda hassas vuruş kabiliyeti sağlıyor. ABD ve müttefik orduları tarafından yaygın olarak kullanılan bu roketler, uzun menzilli ateş destek görevlerinde kritik bir rol oynuyor. GMLRS programı kapsamında bugün kadar 60 binin üzerinde roket üretilirken, geliştirilen “Extended-Range GMLRS (ER GMLRS)” versiyonu 150 km menzile ulaşabiliyor.
Söz konusu satış, Lockheed Martin’in ABD ve Avustralya’daki tesislerinde üretim ve teslimat faaliyetleri yürütülecek şekilde planlandı.
Satış, ABD’nin Hint-Pasifik bölgesindeki stratejik hedefleriyle de uyumlu olarak, Avustralya’nın savunma yeteneklerini güçlendirmeyi ve ABD kuvvetleriyle birlikte çalışabilirliğini artırmayı amaçlıyor. ABD yetkilileri, satışın mevcut bölgesel askeri dengeleri değiştirmeyeceğini ve tamamen savunma amacıyla gerçekleştirildiğini vurguluyor.
Avustralya, son dönemde ABD’den yapılan askeri tedariklerini arttırarak, 2023 yılında 22 M142 HIMARS sistemi ve 60 M30A1 GMLRS podu sipariş etmişti. Ayrıca, ABD Ordusu GMLRS kapasitesini artırmak amacıyla 3,4 milyar dolarlık yeni bir sözleşme yaparak üretim tavanını genişletti.
ABD’nin bu onayı, Avustralya’nın hassas vuruş kabiliyetlerini güçlendirme yolunda kritik bir adım olarak değerlendiriliyor. Aynı zamanda, iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın daha da pekişmesini sağlayarak, Avustralya’nın savunma sanayiinde önemli bir modernizasyon sürecine girmesine katkı sunuyor.
